“Ortamda ses olmadığı halde ses varmış gibi algılamak” olarak tanımlanan kulak çınlaması, basit bir kulak kiri, sistemik hastalıklar, tiroit problemleri, nörolojik bir takım rahatsızlıklardan da kaynaklanabilir. Kulağında sürekli çınlama olan hastalar dışarıdan gelen sesleri rahat algılayamadığı için meydana gelen kaygı,depresyon , başağrısı ve sinirlilik hallerinden dolayı sık sık iyileşme umutlarını hatta yaşama sevinçlerini bile kaybedebilirler. Son dönem ülkemizde de uygulanmaya başlayan Düşük enerjili lazer tedavisi (lllt) ile bu durum artık değişebilir!

Tüm hastalıklarda olduğu gibi, kulak çınlaması ve benzeri rahatsızlıklarda da teşhis ve tedavi ne kadar erken olursa iyileşme başarısı da o kadar yüksek olur.

LLLT daimi kulak çınlaması ve benzeri iç kulak hastalıkları (tinnitusa bağlı kısmi sağırlık, kulakta basınç, baş dönmesi, akut işitme kaybı ve işitme bozukluğu) tedavisinde oldukça etkili alternatif bir tedavidir. Ayrıca lazer ışın tedavisi, kardiyovasküler sistemi uyaran Gingko Biloba infüzyon tedavileri, oksijen basıncı tedavileri ve manyetik alan tedavileri gibi çokça bilinen ancak genellikle sınırlı sonuç alınabilen tedavi yöntemlerine karşı da etkili bir alternatiftir.

Tüm hastalıklarda olduğu gibi, kulak çınlaması ve benzeri rahatsızlıklarda da teşhis ve tedavi ne kadar erken olursa iyileşme başarısı da o kadar yüksek olur.

Hücresel enerji üretilmesini sağlar

Düşük Yoğunluklu Lazer Tedavisi (Low Level Laser Theraphy-LLLT) kulakta hasar görmüş hücrelerin güç kaynaklarına ulaşır ve ışın enerjisinin ek bir enerji olarak depolanmasını sağlar. Böylece hücreler ihtiyaç duydukları miktarda enerjiye sahip olurlar. Hücresel enerjinin yeterli miktarda üretilmesi, iç kulaktaki hücrelerin optimum düzeyde çalışmasının ve başarılı bir iyileşme sürecinin vazgeçilmez ön koşuludur.

Bilimsel Olarak Kanıtlanmış Etki

LLLT’nin koklea (iç kulak ) ve kokleadaki hücrelere yönelik etkisi ile kulak çınlamasının tedavi edilmesi kolayca sağlanır. 1989 yılından beri yapılan araştırmalarda lllt ile tedavi edilen 1750 hastanın tedavisinde koklea için gereken güç yoğunluğunun 15-30 dakikalık bir tedavi süresiyle elde edildiği ve bu sayede başarılı bir tedavi sağlandığı görülmüştür.

Araştırmalarda gücü 3,5-50 mV ve dalga boyu 500-850 nm arasında değişen düzeylerde lazer ışını uygulanmıştır. Bu araştırma sonuçları, lazer tedavisinin tinnitusun iyileştirilmesine önemli bir katkıda bulunduğunu göstermiştir.

Lazer ışını, hastaya ince bir katater yardımıyla damar yolundan verilir

Kulak Çınlamasında Lllt’nin Çalışma Prensibi

Lllt doğadaki fotosenteze benzer bir etki olup tamamıyla güvenli ve acısızdır. Lazer ışını deri altında bulunan derin katlara girerek metabolizmada iyileştirici bio-uyarıcı olarak çalışır. Bilindiği gibi insanların aldığı besinler vücutta parçalara ayrılır. Bu parçalar kimyasal reaksiyonlar tarafından dönüşüme uğrayarak hücrelere ve hücre zarlarına elektriksel gerilimler sağlar. Bu elektriksel gerilimler hücrelere gereken maddelerin karşılanması ve mitokondrianın gereken enerjiyi elde etmesini sağlar. Bu hücre metabolizması, hasar görmüş işitme hücrelerinde artık görevini yerine getiremez. Hayat için gerekli enerji hücresi ATP (adenosine triphosphate) yetersizliğinden dolayı pek çok bozukluk oluşur. ATP hücrelerimizdeki anahtar maddedir ve ışık ATP’nin üretilmesini sağlayan tek ilaçtır. Işından etkilenen hücreler ve mitokondria, hücre aktivitesini uyaran ek enerjiyi elde eder. Böylece, hasar görmüş işitme hücrelerinin yeniden üretilmesini destekleyen yoğunlaşmış bir hücre metabolizması ortaya çıkabilir. Bu sonuç, kullanılan lazer ışınının dalga boyuna bağlıdır.

Lllt hücrelerin yeniden üretilmesi için gereken enerjiyi hasar görmüş işitme hücrelerine doğrudan iletir. Bunun sonucunda semptomlarda iyileşme olasılığı yüksektir. Lazer ışının dalga boyu, ışını optimum düzeyde tesirli olacak ve ışın enerjisini tüm kokleaya ulaştıracak şekilde ayarlanmıştır. Bu işitme hücrelerinin hareketlenmesi, bağışıklık sisteminin uyarılması, hücre bölünmesinde hızlanma ve spesifik savunma moleküllerinin olmasını sağlar.