Kalp ve Damar Hastalıkları
Cerrahisi Uzmanı:
Op.Dr. Cafer Abbasoğlu

Varis tedavileri, Skleroterapi, Selülit, Lenf ödem ve diyabete bağlı damar ve dolaşımla ilgili hastalıklar konusunda uzman bir isme danışın!


 DEVAMI 

Sağlığınıza önem verin, onu geri kazanmak için gecikmeyin.

Kalp-damar ve dolaşım sistemi hastalıkları gerekli önem verilmediğinde daha büyük ve ciddi rahatsızlıklara yol açabilir.


Sağlığınızı geri kazanmanız için gerekenleri

dikkat ve titizlikle uyguluyor, sağlığınıza önem veriyoruz.

Opr.Dr.Cafer Abbasoğlu

Damar Hastalıkları, Varis ve Diyabet Hakkında Bilgiler

Meme Ameliyatından Sonra Kollardaki Lenfödemin Nedenleri Ve Tedavisi

Kolda Lenf ÖdemLenfödem, lenf akımının engellenmesi sonrası ortaya çıkan tedavisi çok zor olan bir rahatsızlıktır. Çeşitli nedenlerden ötürü zarar gören ve bozulan lenfatik sistem uygun miktarda lenf akımını sağlayamazsa sıvı hücreler arası boşluğa veya lenfatik boşluğa dolar. Alt extremiteleri etkilediği gibi üst extremiteleri de etkileyen lenfödem vücutta gövde ve bazen yüzde bile görülebilir.

İki türlü lenfödem vardır :

Primer lenfödem zedelenme, burkulma, çarpma veya düşme sonucunda ortaya çıkan bir hastalık durumudur. Primer lenfödem kalıtsal olup genelde kadınlarda 35 yaş öncesinde hamilelik döneminde ortaya çıkar.

Sekonder lenfödem ise tümör cerrahisi ( meme veya rahim kanseri ameliyatı) sonrası oluşan ve tekrarlayan insizyon yerlerinde oluşur. Post enflamasyona uğramış skarlar, izler, travma, tiroid hastalıkları obezite, kronik venöz yetmezlik sonrası ortaya çıkan lenfatik sistemin tıkanmasıdır.Genelde tek taraflı alt extremitede olmasına rağmen bazen alt ve üst extremite birlikte olabilir.

Lenfödem hastalarının şişliklerini tedavi etmek çok zor olduğundan hastalar genelde çok stresli olurlar.

Meme kanseri sonrası lenfödem oluşumu:

Kolda Lenf ÖdemMeme kanseri ameliyatı sırasında cerrah tarafından koltukaltı ve çevresinden lenf düğümlerinin alınmasıyla oluşan lenf yolu harabiyeti kollarda kronik lenfödeme neden olmaktadır. Koltukaltlarında genelde hastadan hastaya değişen 22 ile 30 arasında lenf düğümü bulunmaktadır. Cerrahi sırasında bazı hastalarda bunların 20 den fazlası alınmaktadır. Sonrasında ise lenf akışında sorun yaşanmakta, lenf sıvısı yukarıya doğru akıtılamadığından kol boyunca , el bileğinde veya parmaklarda kalarak ağrısız şişlikler oluşturmaktadır.

Ameliyat sonrası birçok hasta henüz lenfödem belirtileri ortaya çıkmadan yüzük veya bileziklerinin sıkmasıyla şişliklerin farkına varmaktadır. Hasta eğer tedavi sürecini uzatırsa bu şişlik artarak el ve kol hareketlerini kısıtlamakta bazen kalem bile tutamamaktadır. İleri safhalarda lenf yollarının ve lenf akışının göğüsteki ana damara boşalması engellendiği için koldan sarı bir suyun geldiği görülmektedir. Gün geçtikçe cilt altı kalınlaşır, deri ise renk değiştirerek fil sırtı görünümü almakta dolayısıyla kolda lenf ödem gelişmektedir.

Lenfödem Tedavisinde Uygulanan Yöntemler Ve LLLT

Bu tedavi sonucunda kolda oluşan şişkinliği azaltmak veya buna benzer problemleri ortadan kaldırmak için bazı girişimler mevcuttur. Genelde tüm hastalarda klasik tedavinin yanı sıra; klasik fizik tedavi, manuel lenfatik drenaj veya havalı pompa tedavisi, kompresyonlu kol çorapları ile tedavi uygulanmaktadır. Son yıllarda bu tedavilere en iyi ek tedavi olarak LLLT (düşük enerjili lazer tedavisi ) ilave edilmiştir. Bu tedavi F.D.A. ( Amerikan ilaç onaylama cemiyeti) tarafından onaylı olup 2007’den bu yana ABD’de post mastektomi sonrası kullanılmaktadır. Ayrıca Avrupa Medikal Cemiyeti de LLLT’yi ağrısız, yakıcı, aseptik olmayan ama tedavi eden yan etkisiz bir tedavi olarak tanımlamıştır.

 

LLLT’nin Meme Ameliyatı Sonrası Lenfödemde Kullanımı

Bu tip lenf ödemlerin tedavisi kısıtlı olduğu için düşük doz lazer tedavisi yeni bir yaklaşım olarak düşünülmektedir. Düşük doz lazer tedavisi meme ameliyatı sonrası oluşan lenf ödemin derecesine göre değişik renk ve dalga boyundaki ışınlardan seçilerek lenfödem olmayan kola uygulanır. Sağlıklı kolda açılan damar yolundan küçük bir katater yardımıyla kanda oksijenlenmeyi oluşturacak ışınlama verilir.

Değişik dalga boylarındaki ışınları emen kan hastalıklı bölgelerdeki lenf yolları ve düğümlerini genişleterek ve yeni lenf yolları oluşturarak lenf drenajını başlatmaktadır. Dolayısıyla zamanla şişlik azalmakta hastalar rahatlıkla parmaklarını ve kollarını kullanarak yaşam kalitelerini yükseltmektedirler.

Dönem dönem kontrollere gelerek dopler ultrasonla cilt altındaki venöz akışı arteryel akışı ve lenf yollarındaki akışı cilt altındaki lenf yollarının drenajını görüntüleyerek hastalara tedavisi hakkında bilgi verilmekte ve tedavisi düzenlenmektedir.

 

Lllt tedavi sonrası etkisi

LLLT öncesi lenf ödemi olan ve olmayan koldaki çap ölçüldüğü zaman belirgin bir farklılığın olduğu görülmektedir. Lllt uygulamasından sonra baktığımızda ise kolların kol çevresindeki şişlikte ,ağrıda azalma, hareket kabiliyetinde artma görülmüştür. Bu da bize lenfödemin sekonder tiplerinde de LLLT’nin ciddi bir şekilde etkili olduğunu göstermektedir.

Primer tip lenf ödemde LLLT’nin etkinliğini gösteren postmastektomi sonrası lenf ödem öncesine göre ciddi bir gerileme kaydederek çok daha iyi olduğu görülmektedir.

LLLT nin lenfödem tedavisinde yeni lenfatik damarlar oluşmasını sağlayarak hücreler ve dokular üzerine lenfangio genezis yapıyor.

LLLT lenfatik damarların oluşmasını sağlayarak lenf ödemde hücre ve dokuların üzerinde yarattığı faydalı etkisiyle lenfatik akımı destekler ve immum sistemi uyarır.

 LLLT kolajen yapımını artırır ve DNA sentezini değiştirebilir. Harap olmuş kas ve sinir fonksiyonlarını pozitif yönde düzenler.